Kalp çarpıntısı neden olur 2024?

Kalp çarpıntısı neden olur? Kalp çarpıntısı ne iyi gelir? Kalp çarpıntısı nedenleri nelerdir? Kalp çarpıntısı olunca ne yapmak lazım ve ne zaman tehlikeli olur?

PAYLAŞ
Kalp çarpıntısı neden olur 2024?
  • 0
  • 708
  • 1 Star2 Stars3 Stars4 Stars5 Stars (No Ratings Yet)
    Loading...
  • 4 dakika da oku
  • +
  • -

Sıcakta kalp çarpıntısı sağılığı olumsuz yönde etkiliyor.  Özellikle 65 yaş ve üzeri bireylerde sıcak hava dalga akımının getirdiği olumsuz etkiler ölümlerle sonuçlanabiliyor. İnsan vücudunda aşırı terleme ve sıcaklık kalbin vücudu soğutması için fazla çalışmasına ve bu sayede sıcak kalp çarpıntısına neden olabilmektedir. Aşırı sıcaklık, nem ve değişen mevsimler nedeni ile ülkemizin her köşesinde sıcak havalar adeta tehlike saçıyor. Sıcakta kalp çarpıntısı için uzmanlar uyarıyor. Peki, sıcakta kalp çarpıntısı için ne gibi önlemler alınması gerekiyor gelin hep birlikte bu konuda gerekli tedbirlere bakalım.

Sıcak havada nefes alamıyorum diyen hastaların bu konuda daha dikkatli olmaları gerekmektedir. Nefes darlığı gibi rahatsızlığı bulunan hastaların sıcak havalarda tedbir lamaları kalp çarpıntısı riskini aza indirgemektedir. Sıcak havalarda hasta şikayetleri arasında en önemli etkenlerden biri de nem oranıdır. Özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde ne oranı oldukça yüksektir. Bu noktada nemden nefes alamıyorum şeklinde şikayeti olan bireylerde sıcak hava ve nemli ortamlarda tedbirler alması gerekmektedir. Sıcak hava nefes darlığı yapar mı? Elbette sıcak hava nefes darlığına neden olduğu gibi sıcakta kalp çarpıntısını da tetiklemektedir. Çoğu zaman 50 yaş üstü bireylerin banyoda nefes alamamak gibi ya da banyo yaparken nefes alamama gibi şikayetlerini duyarız. Evde serinleme yöntemleri arasında klima ve benzeri tedbirler alınsa da kalp çarpıntısı için yeterli düzeyde değildir.

Kalp çarpıntısı nasıl geçer?

Kan basıncının düşmesi ile birlikte kalp çarpıntısı belirtileri hemen gün yüzüne çıkmaktadır. Normal bir bireyin vücut ısısı 36-37 santigrat derecedir. Vücut bu oranı sürekli dengede tutmak ister. Ancak aşırı sıcaklık terleme, sıvı kaybı ve buna bağlı olarak kan damarlarının genişlemesine neden olmaktadır. Bunun sonucunda da kan basıncının düşmesi ve kalp atışında hızlı artışlar gözlemlenmektedir. Bu yüzden sıvı kaybına dikkat edilmesi gerekmektedir. Özellikle yaşamı boyunca kalp krizi geçiren ya da stent takılı olan hastalar için sıcakta kalp çarpıntısı durumu önem taşımaktadır.

  • Uzmanlar bu konuda sıcak saatler diliminde dışarı çıkmamayı öngörüyor.
  • Sıcak havalarda giysiler hayat kurtarıyor. Özellikle ter emici kıyafetler bu konuda tercih edilmesi gereken en önemli faktör.
  • Sıcak havalarda kaybedilen sıvı için sıvı tüketiminin üst seviyelerde olmasına özen gösterilmeli ve günlük en az 3 litre su ile sıvı kaybının önüne geçilmesi gerekiyor.
  • Raporlu ve ömür boyu ilaç kullanan hastaların bazıları ilaçlarının dozajı ile oynayabiliyor. Bu konuda hekime danışmadan ilaç kullanımında değişiklik yapılmaması öngörülüyor.
  • Bir diğer etken ise beslenme alışkanlığı. Uzmanlar bu konuda hafif ve salata türünde yiyecekler tüketilmesinden yana.
  • Yanlış bilinen bir diğer durum ise sıcak havalarda alınan soğuk duş. Soğuk duş alınmaması yine uzmanların uyarıları arasında.

Sıcak havalarda serinlemek için tüketilen meşrubatlar kalp sağlığınıza çok zararlı.  Kafein içeren içeceklerden ve sodadan mutlaka uzak durulmalı ve bunun yerine oda sıcaklığında su sıvı olarak tercih edilmelidir.

Sıcaklığa bağlı nükseden hastalıklar

Sıcaklığa bağlı olarak nükseden hastalıklar ve hasta şikayetleri arasında; sıcak çarpması, kas krampları, vücut şişmesi, bayılma, nefes alamama gibi septomlar risk taşımaktadır.

Bazı yaygın sıcaklıktan kaynaklı semptomlar şu şekildedir.

  • Ağır terleme
  • Bitkinlik veya yorgunluk
  • Baş dönmesi veya baş ağrısı
  • Ani kalkmalarda ve oturmalarda baş dönmesi hissi
  • Zayıf ya da hızlı nabız atması
  • Mide bulantısı ve kusma

Sıcakta kalp çarpıntısı en çok kimlerde görülür?

Sıcakta Kalp çarpıntısı en çok 4 yaşından küçük çocuklarda ve bebeklerde ve 65 yaşından büyük bireylerde görülmektedir. Bir diğer risk grubu ise kilolu veya obez olan hastalardır. Şeker hastaları ve böbrek yetmezliği bulunan bireylerde diğer risk grubunu oluşturmaktadır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Tüm Hakları Saklıdır! İçeriklerin kopyalanması halinde yasal işlem başlatılır!