İstanbullu Gelin gerçek hikayesi nasıl bitiyor?

PAYLAŞ
İstanbullu Gelin gerçek hikayesi nasıl bitiyor?
  • 1
  • 4764
  • 1 Star2 Stars3 Stars4 Stars5 Stars (No Ratings Yet)
    Loading...
  • 4 dakika da oku
  • +
  • -

İstanbullu Gelin finali gerçek hayatta nasıl bitti?

İstanbullu Gelin gerçek hikayesi sonu nasıl bitiyor? İstanbullu Gelin finali gerçek hayatta nasıl bitti? İstanbullu Gelin dizisi başladığı günden beri izleyicisi tarafından tam not aldı. Dizide rol alan oyuncular rollerinin hakkını veriyor. Peki, İstanbullu Gelin gerçek hikayesi nedir? İstanbullu Gelin gerçek hikayesi sonu herkesçe merak konusu. İstanbullu Gelin kimin hikayesi gerçekte? İşte merak edenler için İstanbullu Gelin gerçek hayatta kim? İstanbullu Gelin dizisinin gerçek hikayesi başlıyor.

İstanbullu Gelin gerçek hayatta kim?

İstanbullu Gelin gerçek hayatta Ülkü Üst Sarpkan’dır. Peki, Ülkü Üst Sarpkan kimdir?  İşte detaylar.  1965 yılında Türkiye’de düzenlenen ses yarışmasında 800 kişi arasında Ülkü Üst açık ara birinci olur. O dönemlerde Beyaz Kelebekler grubunun solisti Azize Türkiye’nin ve arabeskin usta sanatçısı Orhan Gencebay ile evlenince gruba bayan bir solist aranmaya başlar. İşte tam da bu sırada dönemin magazin dergisi tarafından düzenlenen ses yarışmasında birinci olan Ülkü Üst aranan solist olur. Tarihler 1970 yılını gösterdiğinde “Sen Gidince Bak Neler Oldu” şarkısı ortalığı kasıp kavurur. Yeşilçam sinemasından Avrupa’ya kadar yayılmaya başlar.

İstanbullu Gelin gerçek hikayesi sonu nasıl bitiyor? İstanbullu Gelin finali ve detayları…

İstanbullu Gelin dizisinin gerçek hikayesi

Kaderin ağlarını örmeye başladığı yıllar. Yani 1975 yılı. Bursa’nın önde gelen iş adamlarından Ali Sarpkan İstanbul’da sahne alan Ülkü Üst’ü dinlemeye gelir. Ülkü Üst’ü dineleme seansları zaman içinde artmaya başlar. Aynı yıl yani 1975 senesinde Beyaz Kelebekler grubunun ünlü solisti Ülkü Üst Ali Sarpkan’ın elinden tutarak İstanbul’dan Bursa’ya uzanacak olan İstanbullu Gelin’in gerçek hikayesini başlatmış olur.

Ali Sarpkan ve Ülkü Üst evlenerek Bursa’ya yerleşirler. Bu düğüne tüm Bursa halkı katılır. Ancak konakta istenmeyen gelin olan Ülkü Üst Sarpkan için zorlu yıllar başlar.  Sarpkan soyadı taşımak oldukça zor olur.

Dizide Süreyya karakterinin açtığı okul aslında gerçek hayatta Ülkü Üst’ün kurduğu terzi ve modaevidir. Üstelik şarkıcılığı bırakmasının acısı nedeni ile bu modaevinin adını da koptuğu ve çok sevdiği müzik grubunun adını verir. “Kelebek Modaevi”

İstanbullu Gelin Aslında Bursalı Gelin!

Bu arada hikayenin büyüsünü bozmamak adına bu önemli bilgiyi de paylaşmakta fayda var. İstanbullu Gelin olarak lanse edilen ve şarkıcı olduğu için Bursalı aile tarafından hor görülen, aile kabul edilmeyen, zorluklar çeken Ülkü Üst aslında aslen Bursalıdır.

İstanbullu Gelin gerçek hikayesi sonu nasıl bitiyor? Sorusuna gelince evin tüm erkekleri evlenip kadın ve çoluk çocuğu karışınca, fabrikalar ve tüm mal varlıklarını yemeye başlarlar.  Filmde evlat canlısı ve eşine çok değer veren karakter aslında eğlence düşkünü ve çocukları ile ilgilenmeyen bir kişiliktir.

İstanbullu Gelin gerçek hikayesi sonu

Gerçek hayatta Boran kardeşler yani Sarpkan Kardeşler fabrika ve işlerini büyütmek adına dönemin ünlü Bankeri “Banker kastelli’den kredi çekerler. Ancak bu kredinin çekildiği yıllar 12 Eylül 1980 darbesine denk gelir. Sarpkan ailesi tüm mal varlıkları satışa çıkar ve her şeylerini kaybederler.

İstanbullu Gelin Ülkü, 2 yaşındaki kızı ve 5 yaşındaki oğlu ile zor zamanlar geçirmeye başlar. Ali Sarpkan bir işe girip çalışmaya başlar. Ancak Ülkü sahnelere geri dönmek ister. Bu duruma itiraz eden Ali Sarpkan, İstanbullu Gelin Ülkü’nün sadece evde terzilik yapmasına müsaade eder. Zorlu yıllar birbirini takip eder. Günümüzde İstanbullu Gelin Ülkü Üst Sarpkan İstanbul’da yaşamaktadır.

2007 yılında Bursa’dan taşınarak doğduğu şehir İstanbul’a yerleşir. Bugünlerde Tiyatro, sanat ve tek kişilik göster yapmayı planlamaktadır.

1 Yorum var

  1. 87 bölüm süren İstanbullu Gelin dizisi yaklaşık 2,5 yıl Türkiye televizyonlarında gösterildi. Son dönemde birçok dizinin daha ilk bölümlerinde sonlandırıldığını düşünecek olursak bunun yadsınamaz bir başarı olduğunu kabul etmemiz gerekir. Dizinin uyarlandığı karakterin biyografisinden farklı bir senaryo çizdiği ve öylece bittiği de malum. Ancak ülkemizde çekilen çoğu dizide rating kaygısıyla bu tip değişiklikler yapıldığı da muhakkak. Dizide farklılaştırılan unsurlar çoğunlukla Türk halkının özendiği ama ulaşamadığı ideal bir yaşam tarzı olarak yansıtılmakta ve bunu izlemek seyircinin hoşuna gitmekte. Gerçekte yaşayamadığını dizide 2,5 saatlik dilimde izlemek bir nevi seyirci terapisi olsa gerek.Bu da senaristlerin yol haritasını en kolay belirleyen rota sanırım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Tüm Hakları Saklıdır! İçeriklerin kopyalanması halinde yasal işlem başlatılır!